Diyar-ı küfrü gezdim beldeler kâşâneler gördüm
Dolaştım mülk-ü İslâmı bütün virâneler gördüm.
Müslüman olmayan ülkeleri gezdim, şehirler, gösterişli yapılar gördüm,
İslam ülkelerini dolaştım, hep harabeler gördüm.
Bulundum ben dahi darüşşifa-yı Babıâli’de
Felâtunu beğenmez anda çok divâneler gördüm.
Ben Babıali’nin iyileştiren kapısında da bulundum.
Orada Eflâtun’u beğenmeyen bir çok kendini bilmezler gördüm.
Cihan namındaki bir maktel-i âme yolum düştü
Hükümet derler anda bir nice salhaneler gördüm.
Dünya adındaki toplu ölümlerin yapıldığı yere yolum düştü.
Hükümet derler, orada nice kesim yerleri gördüm.
Huzûr-u kûşe-i meyhaneyi ben görmedim gitti
Ne meclisler, ne sahbâlar, ne işrethaneler gördüm.
Ben meyhane köşesindeki huzuru görmedim gitti.
Ne toplantılar, ne içkiler, ne içkili yerler gördüm.
Ziya değmez humarı keyfine meyhane-i dehrin
Bu işretgeh’te ben çok durmadım ammâ neler gördüm.
Ziya, bu dünya denilen meyhanenin sarhoşluğunun başağrısı verdiği keyfe değmez.
Bu meyhanede ben çok durmadım ama neler gördüm.