I
Evrâk üzerinde
Yapraklar üzerinde
Pervâne-i mehtâb
Mehtap kelebeği
Mestâne perende
Kanat açmış
Evrâk ise şâd-âb
Yapraklar ise hoşnut
Artık uyan ey mâh
Artık uyan ey ay
Ey mâh-ı dil-ârâm,
Ey gönül alan ay
Zîrâ geçiyor âh!
Çünkü geçiyor ah!
Sâât-i semen-fâm!
Yasemin renkli anlar!
Her lânenin oldu
Her yuvanın oldu
Her bülbülü bîdâr;
Her bülbülü uyanık
Her gûşeye doldu
Her köşeye doldu
Elhân ile envâr.
Şarkılar ile nurlar
Artık uyan ey mâh
Artık uyan ey ay
Ey mâh-ı dırahşan,
Ey parlak ay
Zîrâ geçiyor âh!
Çünkü geçiyor ah!
Sâât-i pür-elhân!
Şarkı dolu saatler
Ezhâr-ı per âver,
Kanat açmış çiçekler
Ezhâr-ı hayâlât
Hayal çiçekleri
Ervâh ile eyler
Ruhlar ile eyler
Mahfîce mülâkat!
Gizlice konuşma!
Artık uyan ey mâh,
Artık uyan ey ay
Ey mâh-ı tegâfül,
Ey gaflet içinde olan ay
Zîrâ geçiyor âh!
Çünkü geçiyor ah!
Sâât-i tahayyül!
Hayal kurma saati!
Mâh eyledi rağbet
Ay rağbet etti
Âgûş-ı zemîne,
Yerin kucağına yansıdı,
Serpildi muhabbet,
Serpildi muhabbet,
Her kalb-i gamîne.
Her gamlı kalbe.
Artık uyan ey mâh,
Artık uyan ey ay,
Ey mâh-ı sabâhat,
Ey güzellik ayı,
Zîrâ geçiyor âh!
Çünkü geçiyor ah!
Sâât-i muhabbet!..
Muhabbet saati!…
II
Ay pi’r-i fezânın
Ay ihtiyar fezanın
Âgûşuna gitti
Kucağına gitti
Ay battı… cihânın
Ay battı… cihanın
Rûşenliği bitti.
Parlaklığı gitti.
Artık uyu ey mâh,
Artık uyu ey ay,
Ey mâh-ı kemâlât,
Ay olgunluk ayı,
Etti güzer, eyvah!
Geçti gitti eyvah!
Sâât-i mülakat!
Konuşma saati!
Cenap Şahabettin (Mekteb,No:41, 1312/1896)